Apple’ın uzun süredir üzerine spekülasyon yapılan yeni oyuncağı sonunda ortaya çıktı. İşin açıkçası, bu WWDC’yi oldukça sıkıcı buldum. Apple uzun zamandır inovasyon şirketi olma özelliğini yitirdi ve özellikle mimar ve mühendis gibi bilgisayarlarını sürekli olarak yenileme ihtiyacı olan profesyonelleri, kendi üretimi olan M serisi işlemciler nedeniyle hayal kırıklığına uğrattı. Apple’ın bir bilgisayar almak istesem de, maalesef yazılım tarafında kullandığım hiçbir programı bulamayacağımı biliyorum. Bu yüzden Mac bilgisayarlar benim için bir süre daha pahalı bir oyuncak olarak kalacak. Üstelik RAM ve hard disk gibi bileşenlerini de güncelleyememek, bir süre sonra cihazların bozulmasına ve atılmasına yol açıyor. Ancak her 2 yılda bir bilgisayarlarını değiştirip Starbucks’ta hava atmak için para harcayan insanlar için iyi bir seçenek olabilir.
Apple’ın kullanmaya değer bulduğum iki ürünü var. Bunlardan birincisi iPad Pro 12.9, diğeri ise iPhone. Bir mimar olarak iPad Pro, benim için iki önemli özelliği sunuyor. İlk olarak, lidar sensörü sayesinde 3D tarama özelliğine sahip olması ve ikincisi ise kalemiyle not alabilmem. Diğer tüm özelliklerini daha ucuz tabletlerde de bulmak mümkün. Bu yüzden iPad Pro benim için vazgeçilmez bir cihaz. iPhone ise reklam bombardımanına uğramamam açısından vazgeçilmez bir seçenek. Artık hangi seviyede takip ediliyorsam, 3 saat sonra ne düşüneceğimi bile bilip o konuyla ilgili reklam gösteriyorlar. Bu yüzden gerçekten bunalmış durumdayım. Hayatımdaki tüm Google ve Chrome bağlantılı şeyleri, muadilleriyle değiştirmeye çalışıyorum. Bir diğer iyi özelliği ise iPhone’un banka uygulamalarımı güvenle saklayabilmesi. Bunun dışında, dediğim gibi her şeyi Android daha iyi yapıyor, ancak benim için bu iki özellik çok önemli olduğundan iPhone kullanmaya devam ediyorum.
Bu iki olmazsa olmaz cihaza dün bir yeni cihaz daha eklendi sanırım. Apple bu sefer gerçekten beni çok şaşırttı. Dünden beri bu yeni cihazı ne zaman deneyeceğim diye kendime sormadan edemiyorum. Daha önceden VR uygulaması da geliştirmiş birisi olarak Vision Pro gerçekten bana çok hitap ediyor. Sanırım yapılabilecek en iyi VR gözlüğünü yapmışlar. Tek problem 3500 dolar olması ve daha ilk nesil olması. Bu gözlüğün biraz daha gelişmesi gerekecek ama önümüzdeki 5 yıl içinde yeni bir evreye giriyoruz diyebilirim. Spatial Computing
Bunun potansiyellerini anlat anlat bitiremem, ama sanırım mimarlık tam öldü derken kendine yeni bir alan buluyor. Artık bilgisayar sistemlerinin arayüzleri 3 boyutlu olmak zorunda ve yavaş yavaş insanlar bu yeni gerçekliğe ve dolayısıyla bilince erişecekler. Bu noktada yeni bir mimarlık anlayışının gelişiyor olması kaçınılmaz. Belki buna biz öncülük yapacağız, belki de gelecek nesil bilemiyorum, ama birçok kavramın yeniden düşünülmesi gerekiyor ve çok bakir bir alan burası.
Şu anda heyecanla 3500 dolara gerçekten bu cihaza değer mi diye düşünürken buldum kendimi. Belki cihaz o kadar popüler olmayacak, ama tasarım kuramları açısından bizim entelektüel çevrelerde konuştuğumuz birçok şeyin son kullanıcılar tarafından deneyimlenecek olmasını bilmek gerçekten çok heyecan verici.
Kendi açımdan planladığım şey, bir projemi (o zamanın koşulları yetersiz olduğu için yapamadığım) yeniden hayata geçirmek. Bu projenin adı “İçlek” olarak geçiyor. Uzun uzun felsefesini anlatmayacağım, ancak bu projeyi tekrar canlandırmak için iyi fikirler aklıma geldi.
Onun dışında, bir de Metakışla’yı da bu projenin içerisinde geliştirebilirim. Bu projeler gerçekten benim için çok önemli projeler ve Vision Pro cihazıyla birlikte farklı bir boyuta evrileceğini düşünüyorum. Çünkü 5 yıl önce Vision Pro’yu hayal edebilen bir cihazın geliştirilebileceğini arkadaşlarımla konuşuyorduk. Gerçekten büyük bir işti ve birinin bunu geliştirmiş olması benim için çok heyecan verici.
Geleceği sabırsızlıkla bekliyorum.